Sınav kaygısı; öncesinde öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine neden olan “yoğun kaygı” olarak tanımlanabilir. Öğrenilenlerin belli bir amaca yönelik kullanılabilmesi sınavdaki başarıyı ortaya koyar. İnsanın başarısının en iyi olduğu durum, onun o alanda var olan birikiminin tümünü kullanabildiği durumdur. Ancak çeşitli nedenlerle gencin bilgi ve emeğinin, başarıya dönüşmesi zaman zaman güçleşir. Bu etkenlerin en önemlisi psikiyatrik nedenlerle oluşan “kaygı”dır
Hayır. Her duygu gibi kaygıda kişinin, yaşamını sürdürebilmesi ve yaşamdan doyum olabilmesi için gereklidir. Öyleyse amaç, kaygıya yenik düşmemek ve yaşanılan kaygıyı belli bir düzeyde tutarak onu kendi yararımız için kullanmaktır.
Kaygımız yükseldiği anda bedenimiz bazı sinyaller gönderir. Kalp atışlarında hızlanma, terleme yada üşüme, yorgunluk, solunumda güçlük, titreme, mide, baş ağrısı bunlardan bazılarıdır. Böyle durumlarda kullanacağımız bazı yöntemler kaygının başa çıkılabilir düzeye inmesi için bize yardımcı olabilir.
Sınav kaygısı yaşayan gençlerin gösterebileceği belirtileri dört ana grupta inceleyebiliriz:
Zihinsel Belirtiler: Dikkat dağınıklığı, konsantre olamama, sınavın sonucu ,le ilgili olumsuz öngörülerde bulunma(“olmayacak”, “kazanamayacağım” gibi)
Duygusal Belirtiler: Gözlemlenebilir düzeyde huzursuzluk, endişe, sinirli bir birey haline gelme, kolaylıkla ağlama, korku, çaresizlik, panik.
Davranışsal Belirtiler: Sınavlardan kaçınma, sınav sonrası dona kalma, kusma, titreme.
Fiziksel Belirtiler: Baş ağrısı, ağlama, sabahları kendini yorgun ve halsiz hissetme, uyumakta zorlanma, mide ve bağırsak sistemine ait sıkıntılar, iştahsızlık, bulantı ve kusma, kalbin hızlı çarpması, ellerin soğuk ve terli olması.
Tüm bunlara ek olarak öğrencinin başarı düzeyindeki dalgalanma yada ani düşüşler veya sınav dışında yüksek başarı gösterirken sınavda düşük başarı gösterme
Peki ne yapmalıyız?
Sınav kaygısının oluşumu düşüncelerimizle, aklımızdan o sınav ile ilgili olarak geçirdiklerimizle ilişkilidir. Dolayısıyla sınav kaygısı ile başa çıkmanın ilk bölümü sınava zihinsel bir hazırlık yapmaktır. Bu hazırlığı basamaklara ayırabiliriz.
Bilişsel Davranışçı Psikoterapi en genel tanımıyla; kişinin içinde bulunduğu durum yada karşılaştığı probleme karşı davranışlarını değiştirerek aynı zamanda da olayın neden ve sonuçlarına karşı yaptığı tek yönlü bakış açısını farklılaştırarak çözüm üreten bir terapi modelidir.
Sınav kaygısında olumsuz düşüncelere eşlik eden bir takım fiziksel belirtiler vardır. Sınav kaygısının fiziksel belirtileri ile başa çıkmada en önemli yöntem gevşeme egzersizleridir. Bu egzersizleri öğrenmenin ve sistematik olarak uygulamanın kaygıyı azaltmada etkili olduğu araştırmalar tarafından da desteklenmektedir. Bu egzersizlerin amacı, zihnin beden üzerindeki denetimini arttırmak, gerginlik ve gevşeme durumları arasında farkı göstermek ve kaygı nedeni ile oluşan gerginlik esnasında nasıl gevşeyebileceğinizi öğretmektir.
Sınav kaygısı ile başa çıkmada etkili olan bireysel önerilerimizi uygulamanıza rağmen henüz istediğiniz gibi bir gelişme gözlemleyemiyorsanız; profesyonel yardım almak doğru olacaktır. Bir ruhsal bozukluk ortaya çıkması (depresyon anksiyete bozukluğu, uyku bozukluğu vs.) ruhsal belirtilerden dolayı işlevselliğin bozulması, kaygıyla başa çıkmak için uygun olmayan yollar(aşırı uyku,alkol vs.) kullanma, davranışsal bozukluklarının görülmesi, psikiyatrik destek gereğinin başlıca göstergeleridir.Psikiyarik tedavi son derece etkili ve güvenilirdir. Aile hekimi ve rehber öğretmenden başlayarak sorunları çözmek en akılcı yöntemdir.
“Kaygınız Sizi Kontrol Etmesin, Siz Kaygınızı Kontrol Edin”
Sayfa içeriği bilgilendirme amaçlıdır. İlk adım olarak aile hekiminize danışabilirsiniz.